(Rahmetli İzzet Baysal’ı, Anıyoruz)

Günümüzdeki bütün kavgaların, hırlaşmaların temeline bakarsak, temelinde “Hırs-almak”, “sadece benim olsun”, “ben” fikrinin ön plana çıkmasıyla olduğunu görürüz. Doymayan bir ihtiras duygularının dışa yansıması ise kavgalar ve gürültüleri beraberinde getirirken, sıkıntı, endişe, huzursuzlukta orayı kaplar. Ömürlerde bereketsizlikler başlar
Oralara, mutsuzluk çökerken, bir endişe topu artık gönüle düşmüş her an patlaması beklenir.
…
Oysa ki, insanlarda almak değil de “vermek” ön plana çıksa, İnsanlar karşılıksız olarak verebilse, orada da huzur, sevgi, kardeşlik, paylaşma ve “biz” fikri ortaya çıkar ki,  orada da huzur, tebessüm, saygı ve sevgi hâkim olur. Toplumda huzur her yanı kaplar.
…
Allahüteala’nın hiçbir şeye ihtiyacı yoktur. Ama bütün canlılara, yaratılmışlara hava, su, sağlık, hayat, kan, can, ve sonsuz nimetleri hiç karşılık beklemeden ve ayırt etmeden tüm canlılara verir.
Yani “vermek” karşılıksız “vermek” Allahüteala’nın en muhteşem bir sıfatıdır.
Büyük İslam Alimi İmam-ı rabbani radyalllahü anh hazretleri şöyle ifade eder

Vücudun her zerresi, gelse de dile,
Şükrün binde birini, yapamaz bile.

***
Rahmetli İzzet Baysal, “birikimlerini almak” değil “birikimlerini karşılıksız olarak vermek” üzere kurgulayarak,
Bu duygularla yola çıkarak, Peygamber efendimiz sallallahü aleyhi vessellem gibi, Eshab-ı Kiramın (radyalllahü anhüm) özelliklerini yerine getirerek, Halkına sadece karşılıksız vererek,
Orada, o yörede,
O çevrede ve çevrelerin de çevrelerine sadece vererek, verme kültürüyle
Karşılıksız, menfaatsizce düşünerek,
Akılcı olarak hizmet ederek,
Huzura, sevgi ve saygıya  doğru yürüdü.
Bu da aklının çok olduğunun göstergesidir.
Verdi ve sadece verdikleri, Allahuteala’nın katında arşa erdi.

Ya vermeseydi?
Yedikleri içtikleri bir iki saat sonra zaten çekip gidecekti.
Nefsine harcasaydı,
Unutulup onlarda bitecekti.

Ya şimdi?
O, ölümsüzlüğü seçti.
O her gün, her an, her dakika zaten bizimle yaşıyor.
Bu halk zaten O’nu yaşatıyor.
O her an, halk kahramanı olarak gönüllerimizde yer alıyor.

Bütün mesele,
Vermek, verebilmekte,
Bütün mesele, nefsi aşıp, ötelerin ötesini de görebilmektedir.
Rahmetli İzzet Baysal bunu bizlere öyle gösterdi ki,
Gösterdiği, mükemmel bir akıl,
Sevgi ve saygının temelinde vermek kültürü olduğunu bizlere tartışmasız olarak bu şekilde anlatması ve göstermesidir.
Eserleri bunun en büyük delili değil midir?
***
Bu gün Rahmetli İzzet Baysal’ımızı anarken,
O’nu yaşadığını, yok olmadığını zerre zerre anlamamız gerekiyor.
Zaten insan oğlu ölümle, ölmekle yok olmuyor ki,
Sadece mekân değiştiriyor.
Bir halden bir hale geçiyor.
Daha doğrusu dünyaya geliş sınavını tamamlamış oluyor
…
Ölmenin en büyük İşareti; doğmak…
Dünyanın en büyük gerçeği ölümdür, ölmektir.
İlk insan Adem aleyhisselam dan beri bu gerçek, bu devran  devam etmektedir. Edecektir.
Çünkü doğduk.
Her doğum, beraberinde ölümü de getirmektedir.

Günümüzde, ölüme karşı çare aramak gibi bir saçmalığa da gerek yok.
Zaten her insan ölümsüzdür. Gidilecek sadece iki yer vardır.
…
Oralara göre hazırlanmak gerek.
Bu gerçeği unutmamamız gerek.
…
İzzet Baysal gibi bir ölümsüzü,
İzzet Baysal gibi,
Gayesi sadece “vermek” olan,
Mükemmel bir insanı anlamak, O’nun vakfını kavramak,
Zaten Ölümsüzlüğü seçmenin bu olduğunu bilmek demektir.
İlelebet onurla yaşayabileceğimizi bilerek,
İlim, İhlas ve Amel (İş) gerçeğinde nasıl bulunuru öğrenelim.
Gençlere,
Herkese İzzet Baysalı, Baysal yapan değerleri ve fikirleri anlatmak gerek.

Rahmetli İzzet Baysal İle ilgili bir çok yazı yazdık.
O’nunla ilgili söylenecek sonsuz kelime hazinelerine ihtiyacımız var.
O’na söylediğimiz birkaç sözü O’nun hatırasına hatırlamak için burada zikr edelim

***
SEVGİLİ İZZET BAYSALIMIZ, SEN BİR HALK KAHRAMANISIN.
Her an bizlerlesin.
Gözlerde, yüreklerde, beyinlerde, avuçlarda, dualarda, nazarlarda, hatıralarda, sokaklarda, okullarda, hastanelerde, üniversitende hep SEN varsın.
Gönüllerimizde taht kuran “Bolu’nun Babası” Rahmetli Sayın Mustafa İzzet Baysal Büyüğümüzün vefatının 20.yılında hürmetle anıyor,
Allahütealâ’dan sevgili Baysalımıza Ahiret saadetleri diliyoruz.
Kalbimizdesin İzzet Baysal.
***
Bolu’nun mimarı büyük hayırsever iş adamı İzzet Baysal’ın aramızdan ayrılışının 20. yılında her yıl olduğu gibi mezarı başında anma programı düzenlenecek.
Anma Programı, 5 Mart Perşembe günü saat 14.00’te, İzzet Baysal’ın Abant İzzet Baysal Üniversitesi Gölköy Kampüsünde bulunan “Anıt Mezarında” düzenlenecek.
Orada buluşmak dileklerimizle,

Baysalları  seviyoruz.

YIL 2000, MARTIN BEŞİ,

Yıl 2000, Martın beşi, durdu zaman
Emir büyük yerden, Allahüteala’dan,
Artık ayrılık zamanı gelmiş dünyadan,
Akıyor niyazlar,  dua ordusundan.

Seni çok gıpta ediyoruz Baysalım, ,
Vakfını, eserlerini, seviyoruz,
Bolu’ya, verdiklerine dualar olsun
Yok eşin ve benzerin bunu biliyoruz.

Fuat şahittir, halkın tercümanıdır,
Eserlerinden herkes tam yararlanır
İhlâslı dualar,  Baysala yollanır ,
Ölümsüzlüktür adın, Hergün Bizlere
Bolu’da namımız, Baysalla anılır

Not: Rahmetli İzzet Baysal’ımızla ile ilgili yazdığımız birkaç yazının linkini de burada hatırlatalım.

http://bolutakip.com/yazar/fuat-bayramoglu/izzet-baysal-bir-halk-kahramanidir

http://bolutakip.com/yazar/fuat-bayramoglu/kim-demis-izzet-baysal-oldu-diye-2

http://bolutakip.com/yazar/fuat-bayramoglu/izzet-baysalimiz-sen-olmedin-ki-2

http://bolutakip.com/yazar/fuat-bayramoglu/izzet-baysal-ortaokulu-ve-spor-salonu-2

http://boluekspres.com/icerik/kose.php?i=9756

http://boluekspres.com/icerik/kose.php?i=9836

Bolu Takip