Mengen’de İz Bırakanlar – RÜYA İLE HALK ŞAİRİ OLAN SABİRE GÜLER

          Bolu’nun Mengen İlçesi’ne bağlı Teberikler (Akçaalan) Köyü’nde yaşayan 80 yaşındaki Sabire Güler, 40 yaşındayken gördüğü bir rüya ile halk şairi oldu.

Sabire teyzeye soruyoruz nasıl bir şey bu? Nasıl olur da bir insan 40 yaşındayken bir anda bir rüya ile şair olur?

“Sabire Güler’e bir gece rüyasında postacı bir mektup getirir, içinde şu mısralar yazılıdır:

Yavrum mektup yazmış ne hoş kelamı
Kelamlar içinde vardır selamı
Yavrum selamların başım üstüne
Yavrum mektup yazmış elinde kalem
Yavrum hasretliktir bağrımı delen

Sabire Güler heyecanla uyandığında rüyasındaki deyişi hatırladığını fark ederek onu kâğıda geçirir ve söylediklerinin manzume olduğunu görür.

Gök gürledi şimşek çaktı
Yağmur yağdı başıma
Kurumuş bir ağaçtım
Yeşerdim kırk yaşımda

Attım derdi tasayı
Yeşillere boyandım
Ben bir ezan sesiyle
Rüya imiş uyandım

Geldi bana bir sevda
Ey kulum etme tasa
Başında cennet tacı
Eline verdim asa

          Böylece kırk yaşında ‘rüyadan sonra’ içinden gelen ilhamla irticalen şiir söylemeye başlar. Söylediği şiirleri kendinden duymak çok daha keyifli…

          Evlenen kızına olan hasreti neden olmuştur bu rüyayı görmesine…

          Ölmeden Mezar Yaptırdı

Sabire Güler, ölmeden kendisine 2 mezar yaptırdı. Şair, mezarlara kendi şiirlerini yazdırdı.

          Teberikler Köyü’nde yaşayan 80 yaşındaki Sabire Güler, yaptığı açıklamada, okuma-yazmayı kendi çabalarıyla öğrendiğini söyledi. Güler, İstanbul ve Mengen İlçesi’ne bağlı Akçaalan Köyü’nde 2 evi olduğunu, iki yerde de kendisine mezar yaptırdığını ifade ederek, bu iki şehirden hangisinde ölürse, o şehirde satın aldığı mezarlığa gömülmek istediğini söyledi. “Benim ölmeden mezar yaptırma önerim, önce herkesi şaşırttı” diyen Güler, şunları kaydetti: “Mezarım yapıldıktan sonra sık sık ziyarete gitmeye başladım. Mezar taşımın üzerine ise kendi şiirlerimden birini yazdırdım. Her insan mutlaka bir gün ölecek, önemli olan ölümü huzur içinde karşılayabilmek. Ben sağlığımda ailem ve çocuklarım için üzerime düşen her şeyi yaptım. Bu beni huzurlu bir insan yaptı.”

“Yunus Gibi” Adlı kitabında Sabire Güler Şöyle Anlatılıyor:

         1926 yılında Bolu’nun Mengen kazasının Sazlar köyünde, Molla Mahmut ailesinden, 80 yaşındaki, Ahmet YILDIZ Ağa ile Hanife YILDIZ’IN ikiz doğan çocuklarından biridir. Beş yaşında babasını kaybeden şair zor günler yaşamış, okula bile gidememiş. Babasının ölümü ile ailesi geçim sıkıntısına düşmüş. Bu arada şair 12 yaşlarında eline geçirdiği alfabe ile kendi kendine yazmaya, okumaya başlamıştır.

1944 depreminde evleri çökmüş, göçük altından yaralı olarak çıkmıştır. Aynı sene 18 yaşında iken Hasanbeyler Köyü’nden Kadıkızı olan Nazife Hanım ve Hasan Bey’in 8 çocuğundan biri olan Seracettin Bey ile evlenmiştir. Eşi İstanbul’da çalışan Sabire GÜLER’İN, biri kız diğeri erkek iki çocuğu olmuştur. Eşinden ve annesinden ayrı geçen seneler onu çok üzmüş, zaten hüzünlü geçen çocukluğunun bunaltısı ile gözyaşları içinde tarlada, harmanda çocuklarını büyütmeye başlamıştır. Eşi onu 8 sene sonra İstanbul’a götürmüştür.

Çok zeki ve hafızası kuvvetli olan şair, babasının ağa olması nedeniyle eve gelen konuklardan ve annesinden dinlediği Ahmediye, Kan Kalesi gibi dini hikayeler ve kızının da okuduğu kitaplarla, gerçekte hep var olan yoğun duyguları onu rüyalar vasıtasıyla şiir ve ilahiler yazmaya zorlamıştır. 1965’de kızı evlenerek Ankara’ya yerleşince bu ayrılık ona çok zor gelmiş, özlem içinde yazdığı mektuplar şiire dönüşmüştür. İlk rüyasına giren şiir:

Yavrum mektup yazmış ne hoş kelâmı
Kelâmlar içinde vardır selâmı
Yavrum mektup yazmış elinde kalem
Yavrum hasretliktir bağrımı delen

Bu arada eşini de kaybeden şair doğaya, talihine, dostlarına, kızına yazdığı şiirler, yine rüyaları ile dini ve mistik yönde gelişir.
Bir Cuma gecesi rüyasında bir delikanlı kapıyı açarak televizyona çıkması için Sabire Hanım’a seslenir:

(televizyonlar siyah-beyaz)
Ciğeri püryan
Gözleri Umman
Okunuyor Kur’an
Sabire Sultan

Uyandığında namaz vaktidir. Namaza çağırıldığını düşünerek, namazını kılar, gözyaşları içinde ilk ilahisini o sabah yazar:

Elim açtım ettim niyaz
Allah diyen mahrum kalmaz
Bundan önce de “Çıkmazdan Gelen Ses” ve “Hor Görmeyin Kadını” adlı iki şiir kitabı daha yayımlanmıştır. Hayatını rüyalar ile yönlendiren, halen 80 yaşında olan şair daha da olgunlaşan Allah vergisi şiirlerini bu kitapta kendi gayretleri ile toplamıştır. Bütün şiirlerini ezgi şeklinde ve ezbere okuyabilen şair geçtiği bu yolda iz bırakmakla mutlu olmaktadır.

Sabire Güler 2012 yılının Nisan ayında İstanbul’da vefat ederek, kendisi için hazırlattığı İstanbul’daki mezarına defnedildi. Mengen.Gen.TR olarak kendisine Allah’tan rahmet diliyor, bıraktığı hoş seda ile anıyoruz.

Arşiv Haber: Mengen.Gen.TR – (2006)