GÜZELLİKLERİ YAŞATMAK- Selami ÖZKAN –

GÜZELLİKLERİ YAŞATMAK Sevgili öğrencim Koray ne zamandır davet ediyordu beni şirin Mengen’e ara sıra serzenişte bulunarak. “Hocam, müsait bir gün gelin ve misafirimiz olun.” diyordu. Festival çok güzel bir tevafuk oldu. Bu vesileyle eşimle birlikte ilçe minibüsüne binip Mengen’e doğru yola koyulduk. Açıkçası yolların bakımsızlığı ilkin beni ümitsizliğe düşürmedi desem yalan olur ancak içimdeki umut yemyeşil ve düzenli bir yerin hayaliyle avuttu gönlümü. Mengen’e yaklaştıkça hislerimin ne kadar da gerçekçi olduğunun farkına vardım. Film sahnelerinden çıkmış mini mini bir cadde ve cıvıl cıvıl, cana yakın insanlar. Taşranın sevimli yüzünü halkın davranışlarında gözlemlemek insanı yeterince bahtiyar kılıyor. Minibüsten inip yavaş yavaş festival alanına doğru yürürken yol kenarındaki stantlara bakıp el işi, göz nuru ürünleri inceledik ve sohbet ettik insanlarla. Meydana ulaştığımızda kürsüde konuşmalar yapılıyordu. Bizi biz yapan geleneksel değerlerimizden bahsediliyordu. Mengen denince lezzetli yemekler ve usta aşçılar geliyordu akla hemen. Yurdun dört bir köşesine dağılmış usta şefler bu bucağın toprağında yetişmişti. Festival alanında Türkiye’nin değişik illerinin yemekleri de sunuluyordu ziyaretçilere. Kayseri’den Adana’ya, Bartın’dan Mersin’e kadar birçok şehrin lezzetleri damaklara ve gözlere hitap ediyordu. Dolaşırken gözüm Hakkâri standına takıldı. Eşimle gidip tatlı bir sohbete koyulduk ustalarla. 5 yıl görev yaptığım bu dağ kentin aşçıları servis başlamadan önce bize yöresel yemekleri “Doğabe” ikram ettiler. Aşçıları Hakkâri’den Mengen’e kadar getiren servis şoförü ağabeyin şu ifadeleri bizi çok duygulandırdı: “Hocam, ben arkadaşları 1700 km. uzaktan buraya kadar getirmişim daha bana yemek ikram etmediler ancak siz değerli eğitimcilerimize gelince bütün imkânlar seferber edildi. Sizleri ne kadar önemsediğimizin göstergesidir bu.” Bu güzel cümlelere en kalbi duygularımızla mukabele ettik ve vedalaştık güzel insanlarla. İnsanın “İyi ki” dediği nadir anlardan birine tanıklık etmiştik eşimle. “İyi ki sizleri tanımışım ve güzel işlere imza atmışız vaktinde.” Festivalin düzenlenmesinde emeği geçen bütün zevata, beni bu etkinlikten haberdar eden Koray Demirel’e şükranlarımı sunuyorum. Ne diyordu Dostoyevski: “Dünyayı güzellik kurtaracak.”