DEM – SAZÎ – Azime ARIKAN

DEM-SAZÎ

Dünyadaki tüm canlılar üremek, yemek bulmak ve yaşayabilmek için bencil olmak zorundadırlar. Bunu yapmalıdırlar çünkü vahşi yaşamda kimseye güvenemezler. En azından şimdiye kadar öyle sanılıyordu. Ufak balıkları yakalamak için ahtapotla iş birliği yapan büyük balıklardan tutun da yine avlanmak için birleşen şempanzelere hatta ve hatta köklerinden birbirine su ve mineral transferi yapan bitkilere kadar güven konusunda doğa bazı örnekler sunuyor bize. Çünkü bazen her şeyin üstesinden tek başımıza gelemiyoruz. Böyle zamanlarda sırtını yaslayabileceğin bir işbirlikçiye ihtiyacın oluyor.

İnsanlarda durum daha farklı işliyor. Düşünme mekanizmamız daha fazla geliştiği için olaya sadece içgüdüsel olarak bakmıyoruz. İşin içine “vefa” giriyor. Birlikte hareket edeceğin ve birlikte aynı yola çıkacağın işbirlikçilerini seçmek kolay da olmuyor. Bazen ihanete uğrayabiliyorsun. Ancak bunlarla başa çıkmayı denemelisin. Ne demiş Aşık Veysel; “Dost dost diye, nicesine sarıldım.” Zamanla anlayacaksın ki dostluk kavramı, kendiliğinden oluşuvermiş zaten.

Arkadaş ve dost aslında köken olarak aynı anlama sahipler. Ancak dost kelimesi bize daha samimi geldiği için arkadaş (Arkadaş, sırtımızı yasladığımız sağlam arka taş anlamında kullanılarak türemiştir. Karındaş, kardeş örneğindeki gibi) tanımını bir kenara atıp basitleştiriyoruz. Oysa ikisinin de anlamı derindir. Yine de biz “dost” kavramı üzerinde duralım. Geriye dönüp baktığınızda hala süregelen dostluklarınız var mı? Genelde iyi niyetli iki kişi tarafından oluşturulan bu birliktelik çok sağlamdır. Bazı durumlarda fikir çatışmasına da girseniz aynı kararlar sizi tatmin eder.

Dijital dünya küresel bir hale geldikçe dostluk kavramı da dijital olmaya başladı ve zayıfladı. Bunun önüne geçmek için buluşmalar küresel pandemi nedeniyle askıya alındı. Ama insanlar neyin doğru, neyin yanlış olduğunu tecrübe ile anlayacaktır ve gerçek güveni tadacaktır. Güven duygusu insanın korkarak seçtiği bir duygudur. Yıkılma riski var. Ancak dostluk kavramını oturttuğunuz zaman sizi kimse yıkamaz. Bu dostluk zinciri daha fazla insan ile birleşip bir grup bile olabilir. Beraber düşüp beraber ayağa kalktığınız, zor zamanlarda fikir danıştığınız hatta yıllarca arayıp sormasanız bile bir merhaba ile işi tatlıya bağlayabileceğiniz karşılıklı saygı, dostluğa mükemmel bir örnektir. İçten gelir ve kimseye bağlı değildir. Yakıtı dürüstlük, güven ve vefadır.

Sevdiklerimizi artı ve eksileri ile kabul etmeyi öğrenmedikçe, sevmeyi ve sevilmeyi beklemeyin. Yoksa sevmenin lezzetine varamayacak, eleştirmekten sevmeye vakit bulamayacaksınız. Ve hayat der ki; “Dostluk ipekten bir gömlek gibidir”. Onu taşımayı bilemezseniz sırtınızdan kayıverecektir. Sevgi, güven ve dostlukla…

İpleri çeke çeke elimi kanattım.
Yansımamı göre göre yalan söyledim.
Yek iken ruhum yoruldu kalkamadım.
Gel dostum kurtar beni bu azaptan..

Göğsümü gere gere koşamadım.
Dizimi döve döve çözemedim.
Ufalandım bitap düştüm yapamadım.
Gel dostum kurtar beni bu azaptan..

-Azime ARIKAN-