MAD BAŞKANI KARATAŞ’TAN TÜRK MUTFAĞIMIZ’IN YERİ KONULU PANEL
MAD BAŞKANI İSMAİL KARATAŞ TÜRK MUTFAĞIMIZ’IN YERİ KONULU PANEL
Fethi Yılmaz Sezer Otelcilik VE Turizm Meslek Lisesi’nde Türk Mutfağın Yeri Konulu Panel Gerçekleştirildi
Necla ALINAK (Md. Yrd.)
Okulumuz Yiyecek İçecek ve Servis öğrencilerinin mesleğe hazırlanma sürecinde değerli bilgi ve deneyimlerini paylaşmak üzere; Türkiye Aşçılar Federasyon’u
{ Tafed} Başkan Yardımcı’sı Manavgat Aşçılar Derneği Başkanı İsmail KARATAŞ, dernek başkan yardımcısı Doğan ÇOLAK ve Assist Danışmanlık Yöneticisi Gıda Mühendisi Alper DEVECİ’yi ağırlamaktan mutluluk duyuyoruz. Her zaman okulumuza desteklerini hissettiğimiz kıymetli misafirlerimize teşekkür ediyor, sözü kendilerine bırakıyorum Dedi
Sadullah ERİŞDİ (Okul Müdürü)
– Milleti millet yapan en önemli özelliklerden bir tanesi de kültürleridir. Kültürüne sahip çıkan ve sonraki nesillere aktaran toplumlar her zaman daha güçlü ve kalıcıdırlar. Ben de yarım asırlık mesleki bilgi ve deneyimlerini yazılı ve sözlü olarak biriktirip aktararak, Türk Milletine Kültürel anlamda muazzam katkılarından dolayı İsmail KARATAŞ’A minnetlerimi sunarım dedi.
TÜRK MUTFAĞIMIZ’IN YERİ
Türk mutfağının tanıtılmasında Festivaller ve fuarların son derece faydalı olduğuna inanıyorum, ancak burada dikkat edilecek konunun bu organizasyonların doğru, dürüst ve akıllıca yapılabiliniyor mu, Yarışmalarda bazı yemeklerin asıllarına uyulmadığı görüyorum.
TÜRK MUTFAĞININ ÜLKEMİZE KATKISI
Türk Mutfağı’nı dünya mutfakları arasında yüksekte bir yere koymamız şarttır. Çeşitlilik, yemek pişirme sistemleri, lezzet ve doğallık açısından bizim mutfağımız bir numara diyebiliriz. Türk mutfağında her şey var. Gerçekten mükemmel bir mutfağa sahibiz.
Ancak tanıtılmadığı kanaatindeyim. Yemek bir yakınlaşma aracı olabilir. Yemek kültürümüzü ön plana çıkartabiliriz. Kendi kültürümüzü tanıtamıyoruz, tanıtma kusurluyuz.
Bizler Manavgat Aşçılar Derneği olarak Manavgat Kültür Mirasımızı belirleyip kurum ve kuruluşlarla, inceleyip belirli yerlerde logo haline getirerek. Unutulan yemeklerimizi gün yüzüne çıkartmayı amaçlamaktayız.
Örnek verirsek { Ekşi Tarhana çorbası, Akdarı yarması, Elma kakı yemeği, Yoğurtlu Yörük Kavurması, Tefekli Pilavı, Üremeli Avcı pilavı, Bestel, Bademli Donma, Civirdik .} gibi
TÜRK MUTFAĞIMIZ GERÇEK BİR EFSANE
Anadolu mutfaklarına gittiğimizde karşımıza gerçek bir efsane çıkıyor, Türk mutfağı dünyanın en zengin mutfağı, ama nerede ne yiyeceğiz dediğimiz zaman gittiğiniz hiçbir yerde onları yiyecek bir yer bulamıyorsunuz. Dolayısıyla o yemekleri tatma şansına sahip değilsiniz.
Yurt dışından gelen milyonlarca turiste otellerde, açık büfelerde birbirinden ucuza mal edilmiş ve Türk mutfağının özelliklerini taşımayan yemekler ikram edildiğini hepimiz bilmekteyiz, Ama bazı işletmeler, Türk mutfağına önem veren otellerimiz dışında.
Yörelerimizin yemeklerini önce biz tanımalıyız. Bizimle beraber buraya gelen yabancılar tanımalı. Ondan sonra da yurt dışına gidilmeli. İtalyanlar kendi yemeklerini önce ülke içinde yiyor. Sonra gittikleri ülkelerde kendi lokantalarını açıyorlar. Bu lokantalarda en iyi İtalyan yemeklerini yapıyorlar ve yabancılara mutfaklarını tanıtıyorlar.
İşi yemek yapmak olmayan kişilerce bir takım yemekler yaptırılıyor. Böyle olunca Türk mutfağı tanıtılıyor mu? Çünkü ortada Türk mutfağı yok. DEDİ
Konuşmasında Chef Doğan Çolak
Türk mutfağı, dünyanın sayılı mutfaklarından biri sayılır. Orta Asya’dan Anadolu’ya geliş sürecinde Türklerin değişikliklere uğrayan aşçılık geleneği, Anadolu’da var olan mutfak kültürüyle zamanla kaynaşmıştır. Bu kaynaşma, çok zengin bir mutfak geleneğinin oluşmasını sağlamıştır.
Eski Türklerde yemek, toplumsal yaşamın önemli bir parçasıydı. Toy denen şölenlerde bol yemek ve içki ikram edilmesi gelenekti. Öte yandan “han” denen hükümdarlar ve beyler, bir tür ziyafetlerde halka yemek yedirirlerdi. Toplu yemeklerde yiyeceğin toplumsal konuma göre paylaşılması söz konusuydu. Eski Türklerde “ülüş” adı verilen bu geleneğe göre, örneğin ortaya getirilen bir kızarmış koyunun neresinden kimin yiyeceği, özellikle Oğuz boyları arasında önceden bilinirdi.
- yüzyılda, Batı yemekleri Türk mutfağında daha da yaygınlaştı. Ama köy, kasaba ve küçük kentlerde Türk mutfağı yerel özelliklerini korudu. Günümüz Türk mutfağına özgü yemekleri arasında yoğurt, bulgur, tarhana ve hamur işleri gibi geleneksel yiyeceklerin yanı sıra pilav, dolma, sarmalar ve börek sayılabilir. Öte yandan Çin, İtalyan, Fransız, Japon, Rus mutfaklarına özgü yemekler sunan çok sayıda lokanta vardır.Dedi
Konuşmasında: Assist Hijyen Gıda Müdürü Alper Deveci
Örneğin domatesi kesmek için büyük tırtıklı ekmek bıçağının kullanılmasının özellikle geniş dilimler için daha rahat olduğunu biliyor ya da bilmiyor olabilirsiniz
Şefler mutfaklarda yemek yapımında direkt olarak bulunmasalar da malzemenin girişinden sofrada sunumuna ve geri dönüşlere kadar birçok teknik ve sosyal konudan sorumludurlar.
Eski çağlardan günümüze kadar muazzam olarak değişen bilgi birikimi ve teknolojinin yardımıyla yenilikçi düşüncelerinizi kabul ettirebilir, farklı tatları doğru oranlarda birleştirebilirsiniz. İnsanın olduğu her yerde bir aşçıya ve duruma göre iyi bir şefe ihtiyaç olduğunu unutmayın” Soru ve cevap şeklinde panel devam etti.