Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Mengen °C

(<)img src="https://placehold.it/120x600">
deneme kod arasında img'den önce ve en son (<)kapama işareti arasında boşluk olmayacak < img src="https://www.5banners.com/store/img/cms/00102.gif" >

-Mirza Hacıyev-  «Diriliş Ertuğrul» filminin sahiblerine   

-Mirza Hacıyev-  «Diriliş Ertuğrul» filminin sahiblerine   
06.02.2020
903
A+
A-
Mirza Hacıyev
                     «Diriliş Ertuğrul» filminin sahiblerine         

Türk halklarının ortak kahramanı Köroğlunun  on üçüncü çağa — Cengizhan devrine,moğalların büyük imparatorluklarının kurulduğu asra ait olduğunu tarihte ilk defa ben “Köroğlu sırrı;efsaneden hakikate” adlı eserimde 2011 yılında tarihi faktlarla açıklamışım.Tabii ki tarihi konuda yeni fikirlerin,keşiflerin bütün halk tarafından hemen kabül edilmesi mümkün olan şey değildir; tarih humanitar ilim olduğu için asrlarla beyinlere mühür vurmuş eski düşünceleri değişmek ve yenisini kabüllenmek için belli bir zamana ihtiyac var.Çünki tarihi keşifler riyazi formüllerle değil,yalnız akıl ve mantık gücüyle ya kabül ya da inkar edilir.Çok sevdiyim “Diriliş Ertuğrul” filminin 66.bölümünde  Köroğlu hakkındakı türküleri işittiyimde ne kadar sevindiyimi görmeliydiniz;bu zamanaca on altıncı çağın celaliler devrinin adamı hisab edilen bir kahraman hakkında bir ozan Ertuğrul  beye türküler söylüyor.On üçüncü çağın adamı olan Ertuğrul beye,Cengizhan devrinin beyine Köroğludan türkü söylüyor ozan.Helal olsun o filmin senaristi Mehmet Bozdağ beye,yönetmeni Metin Günay beye ve o film için bütün emeyi geçen insanlara,Engin Altan beye ve bütün oyunçulara.Beni çok mutlu ettiniz o bölümle,çünki o benim Köroğlu versiyonumun tasdikini bulmasıydı.Sağlığımdaca bunu gördüyüm için çok-çok teşekkür ediyorum hepinize.Duyduğum kadarınca bu filmden sonra Harezmşahın oğlu sultan Celaleddin hakkında da film çekmek istiyorlar.Bilmiyorum çekimlere başlamışlar mı başlamamışlar mı,çünki hiç birisi benim mektublarıma cevab vermiyor işlerinin yoğunluğundan herhalde. O yüzden bu siteden rica etmek istiyorum ki,genel bir meseleni o filmde unutmasınlar.Büyük harflerle yazıyorum:KÖROĞLU  LAKABI  ALMIŞ  KAHRAMAN  SULTAN  CELALEDDİNİN BABASI  ALAADDİN  MUHAMMED  ŞAHI  TÜRKMEN-İRAN-İRAQ  ÇÖLLERİNDE  ŞEHİR-ŞEHİR, KÖY-KÖY  KOVALAYARAK  TUTUkLAMAĞA  ÇALIŞAN  SUBUDAY  BAHADIR  ADLI  CENGİZHAN  SERKERDESİDİR. Muhammed şah moğallardan korkub kaçarak İranın Abeskun şehrinden bir adaya geçmiş,orada da aclık ve hastalıktan ölmüştür,öldükten sonra oğlu Celaleddin artık viran olmuş Harezmin sultanı olmuştur.Subudayla Cebe noyonun tümenleri moğal ordusunun “çambul”,yani ceza destesiydi;bu çambul sözü Anadolu türklerinde “çamlıbel”,azerilerde “çenlibel”,taciklerde “çamboli”,kazaklarda “jambul” halini almışdır.Subudayla Cebe şahı tutuklamak için 1220.yıl 30 mayısta Amuderya nehrini atların kuyruğundan tutarak geçmişler,Köroğlunun Kırat ve Türatının derya atlarından türemesi efsanesi buradan kaynaklanmışdır.Subudayla Cebenin şahı kovalaması,şah öldükten sonra da Derbent geçidiyle Kuzey Kafkasyaya çıkarak alanlarla,kıpçaklarla,ruslarla savaştıkdan sonra Orta Asyaya dönmeleri 3 yıl sürmüşdür.Bu 3 yıl içinde  onların tümenleri  hankı kalede bir süre kalmışsa o civardakı insanlar o kalelere “Köroğlu kalesi” demişler,bu yüzden Köroğlu kaleleri her türk diyarında var. O üç yılda herbir moğal savaşçının iki atı olmuşdur;düşmen karşısında hiç beklenmeden görünmek için bir at yorulunca dinlenmeden öbür ata geçiyorlardı,böylece on günlük yolu beş güne gidiyorlardı;bak o ilave ata moğalca “türat”,yani ilave,yedek at diyorlardı.”Kırat” ise o devirde moğal atlarına diyorlardı.Moğal atları türkmen atlarından,ereb atlarından,Karabağ atlarından küçük olduğu için “kır” denen çadırlarda yaşayanların atı,yani “kırat” diyorlardı onlara.Yani Türat da kırattır,sadece,binilmediyi zaman Türattır.Arkadaşlar,ben bunları eserimde inceliklerine kadar açıklamışım ama,ola bilsin uzun olduğu için kimse okuyamamış,zaman bulmamış,o yüzden kısaca anlatmağa çalıştım.Amacım da bu ki,sultan Celaleddin hakkında film çeken beyler hiç sanmıyorum ki Subuday bahadırla Cebe noyondan konuşmasınlar ama, Subudayın Köroğlu olduğunu da unutmamalarını rica ediyorum.Çünki biz insanlar bu gün varız yarın yok ama,film yüz yıllarla gelecek nesillere kalacak.Ve bir gün bütün türk halkları Subuday bahadırın Köroğlu olduğunu hiçbir şüphesiz kabüllenecek.Ama Tekdenfilm sahibleri bunu ilk olarak filmlerinde gösterirlerse bu konuda birincilik onların olacak.Bana kuruca bir “sağol” bile söylemeye bilirler ama,istediyim bu ki türk dedelerimizin şanlı tarihinden konuşulan filmde Köroğlu lakablı türkoğlu Subuday bahadırın da bir kahraman gibi hakkını vermiş olalım nihayet.Sayqı ve sevgilerimle:Mirza Hacıyev.Azerbaycan.


MIRZA HACIYEV
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.