Öğretim Görevlisi Osman Güldemir, Türk mutfak kültürünün kitlelere doğru tanıtılmasının önemine değindi. Her kültür ögesinin ayrı ayrı bilinmesi için çalışmalar yapılması gerektiğini ifade eden Güldemir, “Her yöremizin ayrı ayrı güzellikleri mevcut. Bunları doğru aktardığımızda hem turistik olarak kullanmamız mümkün olur hem de uzun vadede ülke ekonomisine ciddi katkısı olur. Ama tabii ki bunların tanıtımları yapılırken uygulama alanına da dikkat etmemiz gerekiyor. Eğer yemek karakterine uygun şekilde hazırlanmamış, tekniği olması gerektiği gibi değilse o zaman da turistik olarak yemekleri kullanmamız pek mümkün olmuyor. Eskişehir’den örnek verecek olursak insanlar buraya geliyor ve çoğu yerde doğru hazırlanmamış Çiböreği beğeniyor. İşi bilen, doğru Çiböreği yiyen hatta o kültürden olanların yiyeceğin hatalı olduğunu tespit ettiği vakit işte o zaman sıkıntılar başlıyor. Nasıl somut olan fiziki ve tarihi kültür varlıkları veya efsaneler, doğru anlatılmadığında ya da aktarılmadığında ülke kimliğini tanıtmada yetersiz kalıyorsa, mutfak kültüründe de aynı şey söz konusu” diye konuştu. İHA

Son Haber