SELAM-Tahsin AKDUMAN

Bir gün araba ile yolda gidiyorduk. Birden yolun kenarında önümüze birkaç kişi çıktı. Bu kişiler toplumda fazla hoşlanılmayan kişiler olarak bilinir kimse onlara fazla ilişkiye girmezdi. Ben bunun üzerine kornaya hafif dokunup bir baş selamı vererek geçip gittim. Yanımdakiler biraz sonra bana bakıp hayretle sen nasıl bu adamlara selam veriyorsun diye serzenişte bulundular. Ben de dedim ki; “Bu adamlar bizi gördü mü? Gördü. Bizi tanıyorlar mı? Tanıyorlar. Aramızda ufak da olsa kırgınlık var mı? Var.  Onların üzerine biz mi gittik. Evet. O zaman küçük bir selamı niye onlardan esirgeyeyim. Arkadaşlar küçük bir selam duadır. Bu durumda aramızdaki kırgınlığı, düşmanlığı değil kendilerini insan yerine koyduğumuzu düşünecekler. Bu da aramızdaki kırgınlığı azaltıcı etki yapacaktır.” Dedim.

Cemiyette biri birimiz ile selamlaşmamızın önemini tam kavradığımızı zannetmiyorum. Biz yetişkinler bu konuda duyarlılık göstermediğimiz gibi bizden küçüklere de iyi örnek olmuyoruz. Selamlaşmayı yaymalı ve çocuklarımızı da teşvik etmeliyiz.

Selam; bir kimse ile karşılaşıldığında, birinin yanına gidildiğinde, birisinin kapısı çalındığında söz ve işaretle yapılan harekettir. Birisine selam verdiğimizde; “ Ben size saygı duyuyorum. Hatta seviyorum. Benden emin olabilirsin. Benden sana zarar gelmez.” Diye kendisine mesaj veriyor ve ilerideki güzel oluşumların temelini atıyoruz. Selam nezaket gösterisidir. Selam aynı zamanda duadır. Karşıdakine iyi dileklerdir. Selam, kalpten kalbe giden ilahi bir mesaj vererek, insanın karşıdakine verdiği değeri tüm duygularıyla hissettirmenin en kolay yoludur. Selam vermek ile karşıya güveni inşa etmenin temelini atmak demektir. Selam vermekle, Allahın izniyle selam veren ve selamlanan kişi ile dostluk ve selamet temelinin üzerine yıkılmaz kaleler inşa etmek demektir. Uzakta olana birisi ile selam göndermek onun gönlünü alır. Selam bin hatır yapar. Bizim ecdadımız mezarlığa gittiğinde orada yatanlara dahi selam vermişlerdir.

“Selam” kelimesini araştırdığımızda “İslam” kelimesi ile aynı kökten gelmekte olduğunu görüyoruz. Selam aynı zamanda Allah’ın cc. Esma-ül Hüsnası olan doksan dokuz isminden biridir. Selam “Her çeşit afet ve kederlerden emin olan” demektir. Selam ismi ile Allah cc  “ Her türlü eminliğin, salimliğin ve her çeşit eksiklikten uzak olan yüce yaratıcı olduğunu” kullarına bildirmektedir.  Selam kelimesi barışı-eminliği temsil eder. Selim, Süleyman isimleri de buradan gelmektedir.

Sevgili Peygamberimiz. Hz. Muhammet SAV selamı teşvik etmiştir ve övmüştür. Sahabe-i Kiram Adeta Selamı Yaymak için seferber olmuştur. Peygamberin her ismi geçtiğinde salâvat ile ”O’ na” ve akrabasına salât-ü selam ile dua etmek adettir. Selamı vermek sünnet, Almak ise farz kabul edilmiştir.

Allah’ın adı olan “Selam” birçok Kur’an ayetlerinde de geçmektedir:

“O, öyle Allah’tır ki, O’ndan başka tanrı yoktur. Mülkün sahibidir, son derece mukaddestir, selama-selamete erdirendir, güveni sağlayandır, görüp gözetendir, üstündür, zorludur, büyüklükte eşi olmayandır. Allah, müşriklerin ortak koştuklarından münezzehtir. “(Haşr-23)

“Ve bir selâmla selâmlandığınız zaman, o takdirde siz, ondan daha güzeli ile selâm verin veya onu (aynen) iade edin. Muhakkak ki Allah, her şeyi en iyi hesap edendir.” ( Nisa-86)

Selam; birlik ve beraberliğimizin temelidir. Selam insanın insana yaklaşması için en kolay araç ve bir o kadar da değerli bir ilahi mesaj taşımaktadır.Selam insanların arasındaki soğukluğu, kırgınlığı ve husumeti adeta güneşin buz dağlarını erittiği gibi eritir ve kardeşliğin zirve noktasının oluşmasına vesile olur.Kısaca selam İnsanlar arası ilişkinin selameti ve devamlılığı için adeta bir yapı taşıdır.

Selam aramızdaki sevgi, saygı ve muhabbeti arttıran bir araçtır. Birisine selam vermek ” Benden emin olabilirsin, benden sana zarar gelmez” demektir. Selam iki kişinin muhabbetini başlatan en önemli aracıdır. İşte kardeşlerim bize düşende, tıpkı sahabenin ve ecdatlarımızın yaptığı gibi selamı hayatımızın her noktasında, özelliklede Ailemiz içinde, komşuluk ilişkilerimizde, iş hayatımızda, okulda, bahçede, sokakta ve yaşantımızın her anında kendimize şiar edinip uygulamak zorundayız.

Hangi milletten,  hangi ırk, hangi renk, hangi dil, hangi mezhep ve hangi meşrep’ten hatta hangi dinden olursa olsun herkese selam vermek insanlığımızın gereğidir.

Değerli büyüğümüz Sayın Ahmet Baysal ağabeyin başlattığı “Selamı Yayınız. Birbirinize selam veriniz” kampanyasını destekliyorum. Bu vesile ile de kendisine sıhhatli ve uzun ömürler diliyorum.

Sonsuz selam ve sevgilerimle, hoşça kalınız.

KINAMA: Bu yazıyı hazırlar iken TV de Dünyanın gelmiş geçmiş en terörist devleti Ateşkes anlaşması yapılmış olmasına ve Ateşkesin dolmasına saatler kala Gazze’  de yaptığı bombardımanda çocuk ve sivillerden 30 kişiyi daha katlettiğini üzülerek izliyorum. Bu katilleri kınıyor Ve en kısa zamanda Allahtan Cezalarını çekmelerini diliyorum.