Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Mengen °C

(<)img src="https://placehold.it/120x600">
deneme kod arasında img'den önce ve en son (<)kapama işareti arasında boşluk olmayacak < img src="https://www.5banners.com/store/img/cms/00102.gif" >

TBMM’de hararetli dakikalar…

TBMM’de hararetli dakikalar…
24.01.2014
638
A+
A-

 
TBMM’de BDP Grup Önerisinin görüşüldüğü sırada söz alan CHP Bolu Milletvekili Tanju Özcan, yaptığı konuşma ve bulunduğu suç duyurusu ile büyük ses getirdi. Özcan, Türkiye’de yaşanan sıkıntıların nedenlerinden ikisinin Seçim Kanunu ve Siyasi partiler Kanunu olduğunu söyleyerek, bu kanunlarla Meclis’te iktidar partisinin yüzde 34 oy alarak yüzde 64 temsil gücüne sahip olduğunu ve bugün Türkiye’de yalakalıkta çığır açıldığını belirtti. “Bugün Türkiye’de sistem, yandaş basın doğurdu, yalaka işadamları doğurdu, sapsarı da sendikalar doğurdu” diyen Özcan, Başbakan’ın oğlu hakkında da TBMM’deki kürsüden suç duyurusunda bulundu.

 

CHP’li Özcan Başbakan’ı, bakanları ve oğullarını, iktidarı ve vekilleri kürsüden çok sert eleştirdi…

 

TBMM’de BDP Grup Önerisi görüşüldüğü sırada söz alarak kürsüye gelen CHP Bolu Milletvekili Tanju Özcan, ses getirecek bir konuşma yaptı. Bugün Türkiye’de yaşanan sıkıntıların sebeplerinden ikisinin Seçim Kanunu ve Siyasi partiler Kanunu olduğunu söyleyen Özcan, iktidar partisini, Başbakan’ı, bakanları ve çocuklarını çok sert bir dille eleştirdi, iktidar partisinin milletvekillerine ise “Türkiye’de bunlar yaşanıyor ama görüyorum ki sizlerin yüzü bile kızarmıyor” diye konuştu. Özcan şu ifadeleri kullandı:

 

“YÜZDE 34 OY, YÜZDE 64 TEMSİL TEMSİL GÜCÜ”

“Bugün Türkiye’de yaşadığımız sıkıntıların sebeplerinden ikisi Siyasi Partiler Kanunu ve Seçim Kanunu. Seçim Kanunu’nda yüzde 10 barajı yüzünden adalet sağlanamıyor dedik. 2002’de bu milletin yüzde 47’si temsil edilemedi. Siz yüzde 34 oy aldınız nerdeyse aldığınız oyun iki katı temsil etme oranına sahip oldunuz. Anayasayı tek başına değiştirecek kadar sayıyla geldiniz. Milletten almadığınız bu yetkiyi sanki ananızın ak sütü gibi sonuna kadar da kullanmaya kalktınız. Yüzde 34 oy alacaksın, yüzde 64 temsil oranına sahip olacaksın. Bu kabul edilemez.

 

“SİYASİ PARTİLER KANUNU NELER DOĞURDU?”

Siyasi Partiler Kanunu’ndaki antidemokratik maddeler ne doğurdu biliyor musunuz Türkiye’de? Şeffaf olmayan devlet doğurdu, hesap vermeyen hükümet doğurdu, bağımsız yargısı kalmayan Türkiye doğurdu, millet özgür basına hasret kaldı. Milletin değil, tamamı liderin vekillerinden oluşan iktidar partisi doğurdu. Tamamı Başbakan tarafından tek tek seçildiniz, soran mı var seçmene? Güçlü liderler zayıf siyasi partiler, liderinin gölgesinden korkan milletvekillerini doğurdu. Bu Siyasi Partiler Kanunu sadece bunu doğurmadı, yandaş basın doğurdu, yalaka işadamları doğurdu, sapsarı da sendikalar doğurdu.

 

“VAZGEÇİLMEZ LİDER…”

Bize hukuk fakültelerinde derlerdi ki, ‘Demokrasilerin vazgeçilmezi siyasi partiler’ Demokrasinin vazgeçilmezi siyasi partiler olmadığını ben, Türkiye’de yaşayan bir vatandaş olarak görüyorum. Vazgeçilmez olan liderler olmuş bu Siyasi Partiler Kanunu ile. Bu gerçeği görün. Kötü olan şu, siz o vahim gerçeğin ürünü olarak şuan buradasınız.

 

“YALAKALIKTA ÇIĞIR AÇILDI…”

Mevcut sistem yalakalıkta çığır açtı. Biatsa biat, itaatse itaat eden vekillerimiz oldu mu parlamentoda? Helal olsun. Geçen hafta antropologlar Bolu’da bir araştırma yapılmış. Metinerus diye bir türden bahsettiler bana. Bu türün özelliği nedir dedim. Dediler ki türünün en yalakası. Arkasından bu türün nesli tükendi dediler. O türün nesli tükendiyse bugün karşılaştığımız gerçek neyin nesi? Allah’ın bütün vasıflarını üzerine toplamış bir liderimiz var diyen milletvekili de bu kanunun ürünüdür.

 

“BULUNAN YENİ SAZAN BALIĞI TÜRÜNE ‘RECEBUS’ İSMİ KONDU”

Yeni bulunan bir sazan balığı türüne Başbakan’ın ismini verecek yalaka bilim madamları da bu kanunun bir ürünü. Rize’de Recep tayyip Erdoğan Üniversitesi Su ürünleri Fakültesi’nde haberlere bakın yeni bulunan üç tür sazandan birinin adı Recebus. Nasıl oluyor bu? Yalakalıkta bilim adamları bile sınır tanımıyor.

 

“BAKAN ÇOCUKLARININ DANIŞMANLIK ŞİRKETLERİ…”

Bu Siyasi Partiler Kanunu bakan çocuklarının danışmanlık şirketi sahibi olmalarını sağladı. Kaç bakan çocuğunun danışmanlık şirketi var Türkiye’de? Bakan çocuklarına o kelli felli iş adamları meziyetlerinden dolayı mı gidip danışıyorlar yoksa babalarının siyasi gücünden dolayı mı?

 

Bu kanun içi dolar dolu ayakkabı kutuları doğurdu. Para sayma makineleri doğurdu. Savcıların ve polislerin hükümete yakın iş adamlarını, hükümete yakın insanların çocuklarıyla ilgili soruşturmaları yapamamasını doğurdu”

 

Kürsüde elindeki bir fotoğrafı göstererek, fotoğraftaki kolda bulunan saate dikkat çeken Özcan şunları söyledi:

 

“DÜNYANIN EN ZENGİN BAŞBAKANI”

“Bu kanun, nur topu gibi dünyanın en zengin Başbakanı’nı doğurdu. Foto… bu kol kimin kolu? Bu kol dünyanın en zengin Başbakanının kolu yani sizin genel başkanınızın kolu. Kol önemli değil, ben koldaki saate dikkat çekmek istiyorum. Bu saat Sayın Başbakanın. Bu saatin değeri ne? Anlayanlar diyor ki 700 bin dolar.

 

“BU SAAT HELAL PARAYLA ALINMIŞ BİR SAAT MİDİR?”

Başbakanımız yaklaşık 11 yıllık milletvekili. 11 yıllık Milletvekilliği maaşını doldurun ayakkabı kutusuna hiç harcamadan gene de bu saati almaya yetmiyor. Çok ayıptır. Ben burada saatin değerinden ziyade şunu sorguluyorum. Bu saat helal parayla alınmış bir saat midir? Haram parayla alınmış bir saat midir? Çıkıp aklı eren biri anlatabildi mi millete?

 

BİLAL E’YE TBMM’DEN SUÇ DUYURUSU…

Yaşanan soruşturma ile ilgili bir suç duyurusunda bulunmak istiyorum buradan. Atatürk Havalimanı Bakırköy İlçesi sınırları içerinde. Ben geçen gün meşhur soruşturmanın bir şüphelisini Bilal E’yi Sayın Başbakan’ın arabasına binerken gördüm. Hem de hakkında gözaltı kararı varken. Bakırköy Başsavcı Vekili Zekeriya Öz’e sesleniyorum. Aranan bir şüphelinin, gözaltı kararı olan bir şüphelinin kim olursa olsun Başbakan’ın aracında ne işi vardır? Bunun adı yardım ve yataklık mıdır? Bunu yoksa sadece ‘Baba şefkati’ deyip geçiştirelim mi? Böyle bir şey olabilir mi? Bırak savcının yakasını, bırak artık adamın yakasını ispatlasın. Herhangi birinize dokunan savcı yanıyor Türkiye’de. Herhangi birinizle ilgili bir iddia atan savcı, yada o iddianın gereğini yerine getiren savcı, polis müdürü, polis memuru bile aynı gün görevden alınıyor. Tüm bunlar yaşanırken Türkiye’de ben sizin yüzünüzün kızardığını bile görmüyorum”
Köroğlu

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.