Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Mengen °C

(<)img src="https://placehold.it/120x600">
deneme kod arasında img'den önce ve en son (<)kapama işareti arasında boşluk olmayacak < img src="https://www.5banners.com/store/img/cms/00102.gif" >

Cenaze evinde kıymalı pide REZALETİ !

Cenaze evinde kıymalı pide REZALETİ !
27.07.2017
2.806
A+
A-

Cenaze evinde kıymalı pide REZALETİ !

“Her nefis ölümü tadacaktır.” Yani her evden cenaze çıkacak ve bu ateş her evi yakacaktır. Ancak bu cenaze evlerindeki kıymalı pide rezaletine de bir son vermelidir.
Birileri bir şey yapıyor , “ben yaptım siz de yapın, bu gelenektir” diyor. Geleneğimizi senden mi öğreneceğiz. Bu bir rezalettir.
Yemek de maddi külfet unsuru vardır. Bir ev zaten beklenmedik bir anda cenaze evi oluverir. Cenaze evinin parası var mı yok mu bilinmez. Cenaze, defin masrafları, alacaklılarla helalleşme gibi birçok maddi külfet bir anda çıkıverir. Bu yetmez bir de katılımcılara ikram. Gelsin kıymalı pideler, ayranlar. Maddi yönden de bu bir rezalettir.
İnsan yemeği zevkle yer. Peki cenaze sahipleri de o yemeği zevkle yiyebilir mi? Yani cenaze sahipleri yemek yaptıracak, külfetine katlanacak sonra birileri zevkle yerken o da acısıyla kıvranacak ve bir lokma yemeyecek. İşte bu tam bir rezalettir. ALLAH razı olur mu?
“İkramlar sadece sevinçli günlerde yapılır. Böyle üzüntülü zamanlarda çirkin bir bidattır. Ölen kişinin komşularına ve uzakta da olsa akrabalarına düşen o gün ve gece yemek hazırlayıp, cenaze sahibine götürüp beraberce yemeleridir. Taziye günlerinden 3-5 gün sonra cenaze sahibinin ölen kişinin ruhuna bağışlamak üzere özellikle fakirleri çağırıp davet yapması, Kur’an-ı Kerim okuyup, okutup dua etmesi ve ettirmesi daha güzel ve yerinde olur” diyor ve cenaze evlerindeki kıymalı pide rezaletine de son verilmesini istiyoruz…
Bu konu hakkında görüşlerinizi yorum yaparak ve bu yazıyı paylaşarak herkese ulaşmasını sağlayalım…

Bolunun Sesi

YORUMLAR

  1. cenaze günleri herkezin aclıktan nefesi kokuyor düğün yemeğimi yapılsın ne yapılsın peki ????

  2. nuhammet dedi ki:

    çok güzel yazılmş bayram evi deyil düyün evi deyil yakınları son görevini yapacaklar allah rızası için burada beklenti olmamalıdır acılarını bırakıp yemek telaşına düşürmesinler cenaze evni

  3. Çok önemli bir konuya değinmişsiniz. Kültürel ve ahlaki yozlaşma, her alanda devam ediyor. Millet olarak, toplum olarak, aile ve fertler olarak hızla başkalaşıyor, önceleri AB’ye-Batıya enteğre olacağız diye, şimdilerde de Araplara-Doğuya entegre olacağız diye Araplaşıyor (!) kendimize yabancılaşıyor ve iğreti hale geliyoruz.
    Türk ve islam geleneklerine uygun olarak ölü merasimi ve cenaze kaldırma ve defnetme işlemleri ve sonrasında zamana ve koşullara uyma adına yeni yeni icatlar çıkartılıyor. Bu yemek işide bunlardan biridir. Helede lahmacun işi hakikatten ayıp vede görgüsüz bir iş.
    Ne yapılmalı? Nasıl yapılmalı? Özellikle köylerden yurt içi cve dışına göçler olduğu için ölen kişinin yakınları arkadaşları ve hısım ve akrabaları ölünün defnedileceği yere geliyorlar. Bu durumda yoğun bir misafir kalabalığı oluşuyor. zaman zaman bu misafirler açıkta kalıyor, aç ve susuz kalıyor. Zamanla bu sorunu gidermek için cenaze sahibi ve komşular toplu yemek vererek sorunu çözmeye gittiler. her bölgede buna benzer uygulamalar oldu ve zamanla alışkanlık haline geldi. Çok az köy ve bölgede bu tür masrafları komşular, dernekler, üstlenmekte. Çoğu cenaze sahiplerine yüklenmektedir. Bir de yeni başka adetler türedi. Ölü ardındanüçüncü, yedinci ve kırkıncı günleri yemek verilmek nerdeyse adet oldu. Yaşarken birbirini göremeyen, yeterli değer veremeyenler, öldükten sonra bir vefa borcu ödeme ve vicdan rahatlatma, saygınlık kazanma, egolarını tatmın etme işlevi gören bu yeni adetler, DESİNLERE-GÖSTERİŞ VE İTİBAR elde etme eylemine dönüştüki asıl tehlikeli durum bu. Toplumu birleştiren değil bozan ve dağıtan bir davranış ve uygulama. Cenaze kaldırmakla görevli imam, hoca, müftü, ölü yıkayıcılar vb gibi kişiler yaptıkları hizmet (!) karşılığı cenaze sahiplerinden üçret talep etmekteler. Bu durum ülkemizde Sunnı, Alevi diye tabir edilen her iki kesimde de uygulanmaktadır. Çok az kişi verdikleri hizmetin bir komşu hakkı, Hakkın rızalığını almak için yaptığını bilerek ve inanarak üçret hediye veb gibi maddi menfaat getiren para-pulu kabul etmemektedir. Doğru olanda budur. Bir gün herkes ölümü tadacak. yatma yeme içme sorunun çözümünü- komşular, yakın akrabalar, dernek, vakıf, muhtarlık, vb gibi sivil toplum örgütleri çözmesi gerekiyor. Bu sorun insanlıkldan uzaklaştığımızın, milletce ve toplum olarak dağılıp parçalandığımız bu günlere denk gelmesi tesadüfi değildir. Çözüm tekrar insanlığımıza, manevi değerlerimize geri dönüp tali planda olan günün ve çağın getirdiği teferruatları zaman ve mekan hesaba katılarakhalletmeye başlamaktır. Birinci adımda bu LAHMACUN REZALETİNDEN vazgeçmek ve geçirtmeye çalışmaktır. Yemek içmek islerimni mütevazi ve çabuk ve az masraf gerektiren şekilde çözmeye başlamaktır.
    saygılar

  4. melih özçelik dedi ki:

    Eklemek istediğim bir konu var. “BAŞINIZ SAĞ OLSUN ” ne demek.?Yani ölen öldü sizler yada bizler yaşayalım demek. Oysa “ALLAH sabır versin ” yada “ALLAH taksiratını affetsin ” demek daha doğru değil mi?