Mengen’i dinliyorum..
Mengen’i dinliyorum..
2.5 yıldır Mengen’de yaşıyorum. Bu sürenin ardından hala, doğasına, kuşların cıvıltısına hayran kalıyor, ‘burası cennet gibi’ duygusuna kapılıyor, doğasının güzelliğine, insanının samimiyetine sıradan bir şeymiş gibi bakamıyorum.
Evimde, masa başında yazıyorum bu yazıyı. Bir yandan reçelli ekmeğimi yiyor bir yandan güzel kokusu ile cezbeden kahvemi yudumluyorum. Kuşların cıvıltısı ve bir horozun ötmesi eşlik ediyor manzaramın güzelliğine.
Doğa uyanıyor, renklenmeye başlıyor. Bir bahar mevsimi daha, görsel bir şov düzenlemek için kapıda bekliyor. Gözün görebileceği en muhteşem renklerden, rengarenk çiçeklerden, doğanın yeşilini ortaya çıkaran adeta yıkayıp temizleyen yağmurlardan, ara ara ortaya çıkan enerjisiyle bize de enerji veren güneşten, ruhumuza ne kalırsa kardır..
Bizler Mengen’de görüyoruz bunları ama Mengen özelinde değil, böyle, doğayla yaşamın iç içe olduğu küçük yerlerin, insanları davet ettiği bazı duygular var bence. Hayata çağırıyor, hayatın kendisine, bir olay olmaksızın, öylece, hayatın kendisini, olduğu gibi görmeye, varoluşuna şahitlik etmeye davet ediyor. Ancak bu yavaşlıkta, bu sakinlikte mümkün olan, bir akışı gözlemlemeye davet ediyor.
Doğa böylesine güzelleşmeye başlamışken, şimdi gönlümüzü de açıp bahara, içimize doldurma vakti. Bir sonraki bahara kadar..
“Diğerleri mevsim, sonbahar sanattır” diyen Cemal Süreya’ya katılıyor ve artırıyorum, “İlkbahar şaheserdir.”
Yıllarca büyük ve gürültülü şehirlerde yaşadıktan sonra, doğanın cömert çağrısına bırakıyorum kendimi bir daha. Baharın yüreğime bir parça yaşam sevinci serpmesine müsaade ediyorum. Göreceğim kaç bahar daha var, bilmiyorum, ama bu baharı hakkıyla ‘görmeye’ niyet ediyorum.
Yazıyı yazmam boyunca, sesiyle bana eşlik eden ve ilhama katkısı olan, kuşlar ve horozla birlikte bu yazıyı okuyan herkese sevgiyle sarılıyor ve selamımızı gönderiyoruz..
Pembe çiçeklerin üzerine düşen kar taneleriyle “Rest” diyorum. Şaka şaka… Ben de Cemal SÜREYA usta gibi sonbaharı ayrı tutardım. Nazım Hikmet’ ten Atilla İLHAN’ a, Hasan Hüseyin’ den Ataol BEHRAMOĞLU’ na şairlerin mevsimidir sonbahar. Ben ilkbaharı yeni yeni keşfediyorum ve şimdiye kadar tanımadığıma üzülüyorum. Yazı ve resimler çok güzel. Emeğinize sağlık.