Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Mengen °C

(<)img src="https://placehold.it/120x600">
deneme kod arasında img'den önce ve en son (<)kapama işareti arasında boşluk olmayacak < img src="https://www.5banners.com/store/img/cms/00102.gif" >

İMZAMIZA SAHİPMİYİZ ?-Tahsin AKDUMAN

15.04.2013
461
A+
A-

               Günlük hayatımızda bir belgeyi, evrakı veya ödemelerle ilgili kağıtları imzamız ile tasdik ederiz.


Biz bir anlaşma yaparız önümüze bir kağıt uzatırlar imzala derler. Basit gibi görünen bu işlemler her zaman karşımıza gelir.

Sık sık ta, basit sandığımız bu imzalama olayı ile ilgili başımıza işler gelir. Basında çeşitli imza sahtekarlık olaylarını okur geçeriz. Peki imza bu kadar basite alınacak bir şey midir?  Nedir İmza?

Bu konuda yaptığım bir araştırmayı sizlerle paylaşmak istiyorum.

İmza; “Bir kimsenin, bir yazının altına bu yazıyı yazdığını veya onayladığını belirtmek için, her zaman, aynı biçimde yazdığı ad ve işaret” olarak tanımlanmaktadır.

Bu tanımdan imzanın; yazılması gerektiği anlaşılmaktadır. Yazı harflerden oluşur. İmzanın yazıdan yani yan yana gelmiş harflerden oluşması gerekmektedir. İmzada yazılması gereken Önad ile Soyadıdır. Ayrıca aynı biçimde yapılması gerektiği anlaşılmaktadır. İmza el yazısı ile yazılırken; matbaa harfleri ile yazılmalıdır. El yazısı ile yazılıyor ise devamlı el yazısı ile yazılmalı, noktalama işareti  yapılıyor ise eklemeler; özellikle her imzada bulunmalıdır. Özel mektuplara atılan imzalar ile resmi belgeye atılan imzaların aynı biçimde olması gerekmektedir.

Tanımda her zaman kavramı geçmektedir. Bu kavramdan kasıt, kişinin değişik zamanlardaki psikolojik durumuna bağlı olarak imzasının farklılık taşımayacağı durumudur. Yani kişi keyifliyken, canı sıkıntılıyken, tereddütlü veya inandığı bir konu olduğu zaman daha başka imzalar atamaz. Ancak, kültürel düzeyi ve yaşı arttıkça imzasının yapısında gelişmeler olacaktır.

İşaret, imza yerine geçen “Mühür” veya “Bastırılan Parmak” anlamındadır. İmza atmaya muktedir olmayan kişinin, imza yerine kullandığı el yapısı cismin bıraktığı izdir. İngilizce’de imza “SIGN” (işaret, alamet, belirti, iz) şeklinde ön tanımlama ile tanımlanmakta ise de; imzanın asıl tanımlanması “SIGN MANUAL” (El yazısı imza) şeklinde vurgulanmaktadır.

Belgeler altına atılan imza, o belgenin tasdikini ve belge içeriğinin imza sahibi tarafından kabul edildiği anlamına gelir.

 “Dünya ülkelerinin büyük çoğunluğunda imzanın öz ve soyadın birlikte veya bunlardan birisinin yazılması suretiyle atıldığı kabul görmektedir.

Peki bizler ne yapıyoruz? Ülkemizde genelde imza nasıl atılmaktadır? Bu soruya cevap olarak şunları söyleyebiliriz:

Ülkemizde kullanılan imzalar daha ziyade bir şekilden ibaret olup bu imzalar el yazısı karakteri arz etmemektedirler. İmzalar zamanla değişmekte ve herkesin taklit edebileceği basit çizgiler haline gelmektedir. İmzanın bahsettiğimiz şekilde atılmaması birçok kötü sonuçlara sebep olabilir. Mağdur olabileceğimizden dolayı da ülkemizde imzanın disipline edilmesi gerekmektedir.

İşimiz gereği günde yüzlerce imza atıyoruz. Bende imzamı yukarıda bahsettiğimiz özellikte ve sağlıklı biçimde atamamaktan muzdaripim. Evraklar çabuk bitsin veya kimse kapıda beklemesin vs. gibi nedenlerle imzalarımıza yeteri kadar önem vermiyoruz.

Sonuç olarak; imza el yazısı ile önad ve soyadın tamamının veya önadın baş harfinin konulmasından sonra soyadın tamamının yazılması ile atılmalıdır. İmzada ne kadar karakteristik, kişisel özellikler olursa imza o kadar güvenceli olur. İmzaların zeminlerden etkileneceği göz önünde bulundurularak belge altına birkaç kağıt veya yumuşak karton konulmalıdır. Ayrıca, imza kolayca silinemeyen, uzun süre kalan, sabit mürekkepler ve mavi renk ile atılmalıdır.

Eskiden sabit kurşun kalemler vardı. Yazılar silinemezdi. Silmek istendiğinde dağılırdı. Şimdi bunlar bulunmuyor. Günümüzde tükenmez kalem dediğimiz kendinden mürekkepli kalem çeşitleri vardır. Ama mürekkeplerinin kendiliğinden silinme süreleri de bilinmemektedir.

Ülkemizde soyadı kanununda, borçlar kanununda hukuk usulü muhakemeleri kanununda ve noterlik kanununda imza hakkında mevzuat bulunmaktadır.

Unutmayalım imzamız namusumuzdur.

Sonsuz selam ve sevgilerimle, hoşça kalınız. 14.4.2013

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.