Mengen Destanı
“Yine yeşillendi fındık dalları”
Ah toz duman oldu Mengen yolları,
Açılmış yarimin narin kolları,
Gurbette ufku gözler Mengen diye.
Bayramlarda herkes geri geliyor,
Gurbetten geleni herkes biliyor.
Ananın gelinin yüzü gülüyor.
Kavuşup dertleşirler Mengen diye.
Sabah kaşıklanır ovmaç çorbası,
Ayağında çarık sırtta abası,
Pazara erken varmak tek çabası,
Köylümüz yola düşer Mengen diye.
Kavalla dereye iner koyunlar,
Ördek, çiftetelli en has oyunlar,
Kırılır gerdan, bükülür boyunlar,
Süzülür kara gözler Mengen diye.
Töre emri, bağır: “Damat gelecek!”
Oda şenliğinde yüzler gülecek,
Davul, zurna, keman pası silecek,
Köçek ne güzel oynar, Mengen diye.
Serpek’le Dorukhan hasret odağı,
Kızların elinde tığı, yumağı,
Damda sarı inek, bir de buzağı,
Ardı sıra dolanır Mengen diye.
Kadınlar tarlada çifti sürüyor,
Adamlar kahvede, poğlu arıyor,
Büyük yanlışlığı herkes görüyor,
Sormazlar niye böyle Mengen diye.
Durmuş ne durursun “Pazarköy yanmış!”
Deli dolu ama, o da bi canmış,
Diyorlar ki pir’ü evliyaymış,
Bazen hayali görünür Mengen diye.
Kör duman bürümüş karşı yamacı,
Gurbetten gelmişin olmuşum yolcu,
Yapıver de anam bir kül kömeci,
Kabarsın köz üstünde Mengen diye.
Türkmenoğlu’m şimdi halin nicedir?
Yurdundan uzakta günün gecedir,
Mengen dilimizde sanki hecedir,
Türkü mâni yakarız MENGEN diye.
22.02.1994
Ramazan TÜRKMEN